Ford v Ferrari (2019)

İki takımın da kazanmak için verdiği amansız mücadelede hayallerini yarışa çıkaran iki adamın hikâyesi.

Sinema ve televizyonun ziyaret etmeyi sevdiği kapılardan birisi olan araba yarışları, 2013 yapımı Rush filmi sonrası bir kez daha sinema izleyicisinin gündemine oturmuş durumda. Matt Damon ile Christian Bale’in başrolünde yer aldığı Ford v Ferrari, kamera önüyle olduğu kadar arkasında olup bitenlerle de kendisini konuşturan ve büyük hikâyeler barındıran bu yarışları farklı bir bakış açısıyla izleyiciye göstermek amacıyla yola çıkıyor.

Filmin yönetmenliğini son olarak The Wolverine ve Logan’ı yöneten James Mangold üstlendi. Mangold, böylece 3:10 to Yuma’da birlikte çalıştığı Christian Bale ile yeniden bir araya gelmiş oldu. Filmde canlandırdığı rol, Christian Bale’e Altın Küre adaylığı getirdi. Kadroda iki aktöre Jon Bernthal, Caitriona Balfe, Noah Jupe, Josh Lucas, JJ Feild, Tracy Letts ve Ian Harding gibi isimler eşlik ediyor.

Rekabetin ve kazanmanın önemli bir bölümünü oluşturan yapım aşaması Ford v Ferrari’nin de bel kemiği. Ferrari ile rekabet edebilmek, sektördeki popülaritesini ve saygınlığını daha da artırmak isteyen Ford’un yarışlara girme kararı aldığı 1960’lı yıllardayız. Sektörün olmasa da yarışların yeni ismi olan şirket, sıfırdan bir takım ve araba kurmak için yola çıkıyor ve bu, elbette ki zorlu bir mücadele olmasının yanı sıra herkes için fedakârlık gerektiriyor.

Ford v Ferrari, kendisine birkaç ödül kazandıran kurgusuyla öne çıkan, oyunculuklarıyla da pek geri kalmayan bir film. Yaklaşık 2 saat 32 dakika süresiyle gözümü korkutmuştu ama düşündüğümden daha hızlı ilerledi. Belki de yıllardır Formula 1 izleyen birisi olduğum için böyle geliyordur, orası ayrı. Özellikle ikinci yarısıyla yarış atmosferine girmelerinin de bunda etkisi var. Filmin yaklaşık yarım saatini ana konusunu oluşturan yarışa ayırıyorlar, bu da iyi bir süreydi. Ken Miles’ın aile hayatına daha çok yer vermeleri Caitriona Balfe’nin ve Noah Jupe’nin filmde (iyi anlamda) daha öne çıkmasına fırsat vermiş.

Ford v Ferrari nihayetinde belli bir formülle ilerleyen, sürprizi çok olmasa da olduğu kadarını başarılı yöneten klasik bir film. Daha iyisi olabilirmiş denebilecek tarafları yok mu? Elbette var. İzleyici (aslında Formula 1 yarışlarını takip eden ve Ferrari destekçisi birisi) olarak filmdeki Ferrari/Enzo Ferrari portresini biraz itici bulduğumu söyleyebilirim. Zaten filmin isminde Ferrari olsa da rekabetin Ferrari tarafına ve onların yaptığı hazırlığa tanık olmuyoruz. Ford ağırlıklı devam ediyor.

Bir de filmin komediye kayan taraflarının yer yer eğreti kalması var ama sorun bir durum olduğu söylenemez. Filmdeki Shelby-Miles dostluğunu hak ettiği kadarıyla verseler de Carroll Shelby karakterine ve hikâyesine daha fazla yer verebilirlermiş. Matt Damon filmde daha çok ikinci yarıda, özellikle de yarışa girmemizle birlikte daha çok öne çıkıyor. Yarışın hikâyesini genel çerçevede biliyor olmak benim seyir zevkimi etkilemedi ama bilmeden izlenmesini tavsiye ederim.

KONU

Amerikalı araba tasarımcısı Carroll Shelby ve yarışçı Ken Miles, 24 Hours of Le Mans’taki Ferrari dominesini kırmak ve yarışı kazanmak için bir araya gelirler. Ford için devrimsel bir araba yapmak için çıktıkları yol onları kurumsal çatışmayı, fizik kurallarını ve kişisel sorunlarını geride bırakmak zorunda oldukları bir savaşa götürür.

NEDEN İZLEMELİ

– Spor ve yarış odaklı bir film olması açısından türün hakkını ve gerekli atmosferi verebilen bir yapım olduğu için.

– Christian Bale ve Matt Damon’ı karşılıklı izleme zevkini tatmak için.

– Başarıya giden yolda aşılan zorlu engelleri ve yapılan fedakârlıkları sergilemeyi bilen başarılı bir biyografik film olduğu için.

FİLM HAKKINDA AZ BİLİNEN GERÇEKLER

– Kuzey Amerika’da “Ford v Ferrari” ismiyle vizyona giren film, pek çok ülkede “Le Mans 66” ismiyle de yayınlandı. Ülkemizde ise isminde marka yer alması nedeniyle “Asfaltın Kralları” adıyla sinemaya geldi.

– Film öncesi hazırlık için yarış dersi alan Bale’in çalıştığı Bondurant High Performance Driving School’un kurucusu, canlandırdığı karakter Ken Miles’ın arkadaşıdır.

– Matt Damon, filmi kabul etmesinin bir numaralı nedenini Christian Bale’le çalışmayı istemesi olarak belirtmiştir.

– 2018 yapımı Vice için çok fazla kilo alan Christian Bale, Ford v. Ferrari için (yine) sıkı bir diyete girerek 32 kilo vermiştir. Hatta Michael Mann’ın Enzo Ferrari’yi anlatan filmi için aldığı teklifi rol için gereken şekle girmek için yeteri kadar vakti olmadığı için geri çevirmiştir.  Rol daha sonra Hugh Jackman’a gitti.

– 1960’lardaki Le Mans’ı birebir yaratabilmek için beş farklı yerde çekim yapılmış, hava durumu dahil devamlılığın sorunsuz şekilde işlemesi ekip için en büyük meydan okuma olmuştur.

– Leo Beebe ve Henry Ford II’nun filmdeki resmedilişi nedeniyle Ford, vizyon öncesi filmle arasına mesafe koymuştur.

BU FİLMİ SEVEN BUNLARI DA SEVER

– Rush (2013)

– 42 (2013)

– Moneyball (2011)

– Senna (2010)

– Formula 1: Drive to Survive (2019)

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir