“Beden ve zihinlerimiz en küçük parçalarına kadar ayrılacak, ta ki tek parça kalmayana dek. Yok oluş…”
Philomena (2013)
Umudunu asla kaybetmeyen bir annenin yıllar sonra gerçeğe ulaşma çabası…
The Perks of Being a Wallflower (2012)
Hak ettiğimizi düşündüğümüz sevgiye razı oluruz. Ama belki tek bir günlüğüne de olsa biz de kahraman olabiliriz.
Nineteen Eighty-Four (1984)
Gerçek ve kurgunun arasındaki çizginin transparana yaklaştığı günlerde en çok hatırlananlardan…
Love, Simon (2018)
Eşcinsel olduğunu kendisine bile itiraf edemeyen, farkında olsa da toplum baskısının da etkisiyle dışarıya açılamayan insanların kendisini bir karmaşanın içinde bulması hayatın gerçeklerinden. Özellikle gençken bu karmaşada, çok daha derinlere inilebiliyor.
Transit (2018)
Savaşların hepsi zamansızdır, yaşanan kaoslar, kaçışlar hep aynıdır.
Carrie (1976)
Stephen King’in bile “Geri dönüp tekrar okuyamam.” dediği Carrie, küçük ama tehlikeli dünyasına sizleri de davet ediyor.