Yaptığın her şeyi doğru olduğuna inandığın için yaptın değil mi? Önemli olan da bu. Doğru olanı yaptığına inanıyorsan, doğru olanı yapmışındır.
Smukke mennesker / Nothing’s All Bad (2010)
– Sence insanlar değişir mi? – İnsanlar değişmez, gelişir.
Prague (2006)
Bir adam bir cenaze ile hem tüm geçmişini hem de yaşadığını sandığı sözde gerçeklerini gömecektir. Ne babası, sandığı kişidir, ne de eşi.
Dronningen / Queen of Hearts (2019)
Karar anı geldiğinde, o ince çizgide yalan söylemek ya da söylememek arasında gidip gelirken zaaflarımız belki de hayatımızı tamamen değiştirecektir.
Kona fer í stríð / Woman at War (2018)
Bir bireyin, nesli adına tek başına, insanlığa ve ülkesine açtığı savaş. Her şey gelecek yeni nesiller için.
Force Majeure / Turist (2014)
Annelik ve babalık kavramları kişinin kimliğine ya da en aciz anlarındaki korkularına ket vurabilir mi?
Jagten / The Hunt (2012)
Terazinin bir tarafında adalet isteyen diğer tarafında ise adaleti vermek isteyen bir toplum. Kimin suçlu kimin masum olduğuna kim, nasıl karar verebilir?
Allegro (2005)
En derinlere saklanan anılar ve hayal kırıkları, gün gelir öyle dipten vurur ki, artık hiçbir şey eskisi gibi olmaz.
Elsker dig for evigt / Open Hearts (2002)
Yaşanılan travmatik olaylardan sonra insanların kendi mutlulukları için göze aldıklarının hikâyesi.